Vücudunuza yardımıcı olun: 5 adımda anti-inflamatuar beslenme

İnflamasyon kelimesini daha önce duydunuz mu? İlk duyduğunuzda kötü bir şeymiş gibi görünse de inflamasyon aslında vücut için önemlidir. Çünkü vücudumuzun kendisini enfeksiyon, hastalık veya yaralanmadan korumak için verdiği bir tepkidir.  

İnflamasyon akut (kısa süreli) ve kronik (uzun süreli) olmak üzere ikiye ayrılır. Kısa süreli inflamasyonun klasik bulguları kızarıklık, ağrı, ısı ve şişme gibi tepkilerdir. Fakat kronik (uzun süreli) inflamasyon genellikle sessizdir ve kızarıklık, ağrı, ödem gibi gözle görülür herhangi bir belirti vermeden de ilerleyebilir. Vücutta her şeyin fazlasının olduğu gibi inflamasyonun da fazlası zarardır ve uzun süren inflamasyon şeker hastalığı, kalp hastalığı, yağlı karaciğer hastalığı ve kanser gibi birçok hastalığa sebep olabilir.


 
Stres, sağlıksız beslenme, egzersizin azalması gibi birçok faktör inflamasyona sebep olabilir. Bunun yanı sıra inflamasyon karşıtı bir beslenme de inflmasyonun azalmasına yardımcı olur. Anti-inflamatuar olarak kabul edilen bir diyet, kandaki CRP ve IL-6 gibi inflamatuar belirleyicileri azalttığı bilimsel olarak kanıtlanmış olan Akdeniz diyetidir.

Anti-inflamatuar beslenme için tüketmeniz gereken 5 besin grubu

  • Sadece kilo verebilmek ya da daha sağlıklı beslenmek için değil, inflamasyonu önlemek ve azaltmak için de şeker ve şeker içeren besinleri hayatınızdan çıkarmanız gerekiyor. Beyaz ekmek, pirinç ve diğer rafine edilmiş karbonhidrat grubu besinleri tam tane tahıllarla değiştirin. Rafine edilmiş karbonhidratların tüketilmesi de inflamasyona, insülin direncine ve obeziteye katkıda bulunabilir.  
  • İşlenmiş besinler genellikle bitkisel yağ ve omega-6 yağ asitlerini içerirler. Omega-3 yağ asitlerinin omega-6’ya göre oranının azalması da inflamasyonun artmasına neden olabilir. Bu sebeple işlenmiş besinlerden mümkün olduğunca kaçınmaya ve omega-3 kaynağı besinlerin tüketimini de ihmal etmemeye özen gösterin.
İLGİNİ ÇEKEBİLİR:  Tıpta devrim niteliğinde bir buluş: Kanser aşısı


 

  • Taze sebze ve meyveler içerdikleri vitamin, mineral ve antioksidanlarla inflamasyona karşı savaşırlar. Çilek, ahududu, böğürtlen, üzüm, kiraz, ananas gibi taze meyvelerden her gün en az 2-3 porsiyon tüketmeye özen gösterin. Brokoli, mantar, domates, avokado gibi taze sebzeler de inflamasyonu azaltmaya yadrımcıdır. 


 

  • Her gün en az 2- 2,5 litre su içmeye özen gösterin. Bunun yanı sıra yeşil çay da inflamasyonun azalmasına yardımcı olur, günde 2-3 fincan tüketebilirsiniz. Aşırı alkol tüketiminden kaçınmanız da önemli. 
  • Bazı baharatlar inflamasyon ile savaşta daha çok öne çıkarlar. Özellikle kırmızı biber, zerdeçal gibi baharatların gücünden faydalanabilirsiniz. Tarçın da bu baharatlardan biridir. 


İlginizi çekebilir: Bağışıklık sisteminize yardımcı olmak çok kolay: Yürüyün

Bunlara da Göz Atın

Post navigation

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir