Sağlıklı beslenmek tüm organlarımızı, dokularımızı, sistemlerimizi olumlu etkilemekte, depresyonu önleyip daha iyi bir ruh haline sahip olmamıza yardım etmektedir. Bunların dışında yapılan yeni çalışmalar sağlıklı beslenmenin beyin hücrelerinin çalışmasını olumlu etkilemenin yanında beyin hacmi üzerinde de olumlu etkileri olduğunu göstermiştir.
Hollandalı araştırmacılar tarafından, yaş ortalaması 66 olan 4200 kişi üzerinde 10 yıllık süre ile yapılan bir araştırmada; sağlıklı beslenen, gün içinde sebze, meyve porsiyonlarını uygun miktarda tüketen, fındık, balık gibi besinleri beslenmesinde bulunduran bireylerin MRI testleri sonucunda beyin hacimleri daha fazla bulunmuştur.
Araştırmanın detaylarına baktığımızda; katılımcılar 400’den fazla gıda içeren bir tüketim anketi doldurmuş ve MRI taramasına katılıp beyin için gerekli ölçümleri yapılmıştır. 10 yıl süren gözlem sürecinden sonra testler tekrarlandığında anketteki besinlerden fındık gibi çiğ kuruyemişleri, tam ya da kepekli tahıl ürünlerini, her gün sebze ve meyveyi, süt ve süt ürünlerini yeterli miktarda tüketenlerin MRI sonuçlarında, bu besinleri tüketmeyenlere göre beyin hacimleri daha fazla bulunmuştur. Özellikle hafızanın sorumlu olduğu bölüm olan ‘hipokampüs’de hacimce büyüklük daha fazla göze çarpmakta ve bu durum Alzheimer hastalığının önlenmesi için bizleri Akdeniz diyetine yöneltmektedir.
Araştırmada bahsedilen bu besinler aslında Akdeniz diyetinin temel kaynaklarıdır. Günümüzde en sürdürülebilir sağlıklı beslenme şekli olarak kabul edilen Akdeniz diyeti, içerdiği sağlıklı yağ asitleri, kaliteli protein kaynakları, vitamin-mineral deposu meyve ve sebzeleri, kan şekerini dengeli bir şekilde yükselten tam tahılları ile başta obezite olmak üzere, tip 2 diyabet, Alzheimer ve benzeri nörodejeneratif hastalıklar, yüksek kolesterol gibi pek çok hastalığın beslenme tedavisinde uygulanmaktadır.
2015 yılında İspanya’da yapılan bir araştırmada; 447 sağlıklı yaşlı bireyin diyetine, Akdeniz diyetinde bulunan besinlerden zeytinyağı ve fındık eklenmiş ve yaşa bağlı bilişsel işlevlerinin azalma hızında yavaşlama tespit edilmiştir. Bu durum, Akdeniz diyeti uygulayan yaşlıların demansa yakalanma risklerinin daha düşük olduğunu göstermektedir.
Akdeniz diyetine başlamak için yaşlanmayı beklememeli, porsiyon kontrolüne dikkat ederek beslenmemizi bu yönde şekillendirmeliyiz.
İlginizi çekebilir: Bağırsaklarımızda gaza neden olan şaşırtıcı 7 besin