Nedeni ne olursa olsun, bir uzvu kaybetmek asla kolay değildir. Ampütasyon hem zihinsel hem de fiziksel olarak kişiyi olumsuz etkileyebilir; kaçınılmaz şekilde kendisinin ve sevdiklerinin hayatını değiştirir. Kolay olmasa da ampütasyondan sonraki hayat, sadece “yeni bir rutin, yeni bir normal” bulma meselesidir. Özellikle yeni ampüte olanlara tüm bu sürecin göz korkutucu görünmesi, son derece doğaldır. Yine de kimsenin bir ampütasyondan tek başına geçmediğini hatırlamak önemlidir. Ameliyat öncesi tanıdan ömür boyu akran desteği programlarına kadar her konuda yardımcı olmayı hedefleyen çeşitli kaynaklar olduğu unutulmamalıdır.
Ampütasyon konusunda çoğumuz yeterli bilgiye sahip değiliz. Bu konu hakkında öğrenebildiğimiz kadar çok şey öğrenmek, kişisel korkularımızı sakinleştirmenin yanı sıra, ampütasyon yapılan sevdiklerimize yardımcı olabilmek için bilinçlenmemizi sağlayabilir.
Önemli uyarı: Süreç açısından son derece zor olan ampütasyonu deneyimlemek ve konuşmanın yanı sıra, içeriği okumak da zorlayıcı ve tetikleyici olabilir. Bu durumu dikkate almanızı tavsiye ederiz.
İçindekiler
Ampütasyon nedir ve neden yapılır?
Ampütasyon kol, bacak, ayak, el, ayak veya el parmağı gibi bir uzvun veya ekstremitenin tamamının veya bir kısmının cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Ampütasyonun gerekli olabileceği birçok farklı neden olabilir. Bunlardan en yaygın olanı, periferik arter hastalığı olarak adlandırılan arterlerin hasar görmesi veya daralması nedeniyle zayıf dolaşımdır. Yeterli kan akışı olmadan, vücut hücreleri ihtiyaç duydukları oksijeni ve besinleri kan dolaşımından alamazlar. Sonuç olarak, etkilenen doku ölmeye başlar ve enfeksiyon başlayabilir. Diğer ampütasyon nedenleri arasında şunlar olabilir:
- Ağır yaralanmalar (Örneğin bir araç kazası veya ciddi yanıklar nedeniyle)
- Ekstremite kemiğinde veya kasında kanserli tümör
- Antibiyotikler veya diğer tedavilerle iyileşmeyen ciddi enfeksiyonlar
- Nöroma adı verilen sinir dokusunun kalınlaşması
- Donma
Ampütasyon prosedürü nasıl?
Bir ampütasyon, ameliyata ve komplikasyonlara bağlı olarak genellikle 5- 14 gün veya daha fazla süre hastanede kalmayı gerektirir. Prosedürün kendisi, kesilen uzuv veya ekstremite ve hastanın genel sağlığına bağlı olarak değişebilir. İlgili ameliyat, genel anestezi altında veya vücudu belden aşağısı uyuşturan spinal anestezi ile yapılabilir. Ampütasyon ameliyatında, cerrah mümkün olduğu kadar sağlıklı doku bırakarak tüm hasarlı dokuyu çıkarır. Ameliyatın ardından fiziksel ve zihinsel iyileşme dönemi başlayacaktır.
Ampütasyondan sonra iyileşme, kullanılan prosedürün ve anestezinin türüne bağlıdır. Doktor, ağrıyı hafifletmek ve enfeksiyonu önlemeye yardımcı olmak için çeşitli ilaçlar reçete eder. Hasta “hayali ağrı” (kesilmiş uzuvda yaşanan ağrı hissi) veya duygusal açıdan sorun yaşıyorsa doktor, gerektiği şekilde ilaç veya danışmanlık reçetesi yazacaktır.
Ameliyattan sonra ayrıca nazik, germe egzersizleriyle başlayan fizik tedavi sürecine girilir. Yapay uzuv ile uygulama, genelde ameliyattan 10- 14 gün sonra başlayabilir. İdeal olarak, cerrahi yaranın yaklaşık 4- 8 hafta içinde tamamen iyileşmesi beklenir. Ama elbette yaşanan uzuv kaybına, fiziksel ve duygusal uyum, uzun bir süreç olabilir. Ampütasyon sonrası uzun vadeli iyileşme ve rehabilitasyon, şunları içerecektir:
- Kas gücünü ve kontrolünü geliştirmek için egzersizler
- Günlük aktiviteleri gerçekleştirme ve bağımsızlığı geliştirme yeteneğini geri kazanmaya yardımcı olacak aktiviteler
- Yapay uzuvların ve yardımcı cihazların kullanımı
- Uzuv kaybından kaynaklanan üzüntüye ve yeni beden imajına uyum sağlamaya yardımcı olmak için danışmanlık da dahil olmak üzere duygusal destek
Ampütasyonun yarattığı duygusal zorluklarla başa çıkmak
Yazının başında da belirttiğimiz gibi ampütasyonun duygusal etkileri doğal olarak yorucu ve zordur. Bu durumla başa çıkmanın herhangi bir yanlış yolu yoktur. Keder, öfke, depresyon; bunların hepsi son derece geçerli ve normaldir. Önemli olan bu duygularla nasıl başa çıkıldığıdır. Ampüte edilen kişiler için sağlıklı başa çıkma yollarından bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:
- Duygularınızı kabul edin ve onaylayın: Duygularınız ne olursa olsun -olumsuz olanlar dahil- görmezden gelmeyin. İyi ve kötü duyguları kabul etmek, onlarla başa çıkmanın ilk adımıdır.
- Yolculuğa odaklanın: Ampütasyondan sonraki rehabilitasyon için sabit bir zaman çizelgesi yoktur. Herkese göre değişir ve yıllar alabilir. Duygusal rehabilitasyon genellikle ömür boyu süren bir görevdir, bu nedenle nihai hedefe odaklanmak yerine, şimdiye kadarki ilerlemenizi takdir etmeyi öğrenin. Her küçük adım, kutlamaya değer bir ilerlemedir, unutmayın.
- Bir amaç bulun: İster manevi ister sadece eğlence amaçlı olsun, sabah uyanmak için sizi heyecanlandıran bir şey bulmaya çalışın. Bazı insanlar ampüte bireylere yardım eden kuruluşlarda gönüllü olmayı sevebilir, bazıları ustalaşmak üzere hobiler edinir. Amacınız her ne ise, hayatta olduğunuz ve iyileşmek için çalıştığınız için sizi mutlu ettiğinden emin olun.
- Kendinizle ilgili yeni bir şekilde düşünmeyi öğrenin: Artık yapamayacaklarınıza odaklanmak yerine, hala yapabildiğiniz ve ampütasyondan bu yana yapmayı öğrendiğiniz yeni şeylere odaklanmaya çalışın.
- Diğer ampüte bireylerle konuşun: Sevdikleriniz ve rehabilitasyonuz için size yardımcı olan uzmanlar ne kadar iyi niyetli olurlarsa olsunlar, kendileri ampüte olmadıkça sizin tam olarak ne hissettiğinizi anlayamazlar. Bu yüzden ampüte bireyler için destek grupları, deneyiminizin gerçekten anlaşıldığını hissedebileceğiniz bir alan yaratabilir.
Önemli not: Bu yazıda yer verilen tüm bilgi ve öneriler bilimsel destekli makaleler baz alınarak, genel bilgilendirme amaçlı hazırlanmış olup herhangi bir uzman tavsiyesi içermemektedir. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurun.
Bir başka önemli konu: Ampütasyon öncesi çocuğun bilgilendirilmesi
Yaşanan depremin ardından sağ kalan kişilerin hastanelerde tedavi gördüğünü biliyoruz. Tedavi sürecinde bazı yetişkinler ve çocukların sağlıklarını korumak adına ampütasyon kararı alınabiliyor. Bu süreçle alakalı, çocuklara bilgilendirmelerin nasıl yapılacağı da büyük önem taşıyor. Afet- Çocuk Sivil Koordinasyon Ekibi, afet bölgesinden kurtulan ve tedavi sürecinde ampütasyon gereken bir çocukla konuşacak kişiler için, konuya dair detaylı bir doküman hazırladı. Buna göre;
- Öncelikle kendi duygunuzun farkında olun. Bu durum herkes için çok üzücü ve beklenmedik olabilir. Üzülmemek, korkmamak gibi bir beklentiye girmek yerine duygunuzun farkında olarak ve bu duygunun doğal olduğunu bilerek ilerlemek daha yararlı olacaktır. Çocuklar duyguları anlama konusunda uzman gibidir. Yüz ifadeniz, ses tonunuz onlar için bazen sözcüklerden daha öncelikli olabilir. Bu nedenle verdiğiniz bilgi kadar bilgiyi nasıl verdiğiniz de önemlidir.
- Sürece ilişkin hem kendiniz bilgi edinebilirsiniz hem de çocuğa yaşına uygun olarak doğru bilgiyi aktarabilirsiniz.
- Bilgi vermek her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlatmak değildir. Kısa, net ve doğru bir bilgi verip sonrasında çocuğun sorularına göre devam edebilirsiniz.
- Çocukların “Canım yanacak mı?, Acıtacak mı?” gibi kaygıları olabilir. Bu soruların cevabı net olmamakla birlikte ağrıyı hissetmemesi için sağlık çalışanlarının çaba sarf edeceği bilgisini verebilirsiniz.
- Çocuklar hem ameliyattan önce hem de sonrasında korktuğunu belirtebilir. Burada da korkmamasına ilişkin cesaretlendirmeler yerine korku hissetmenin gayet doğal olduğu bilgisini verebilirsiniz.
- Çocuklar tıpkı yetişkinler gibi bu durumu neden kendilerinin yaşadığını sorgulayabilirler. “Neden ben?”, “Neden benim çocuğum?” gibi sorgulamalar görülebilir. Özellikle okul öncesi çocuklara bu durumun kendilerinin yaptıkları
ya da yapmadıkları herhangi bir şeyden kaynaklanmadığını mutlaka söylemelisiniz. - Bundan sonrasına ilişkin bilgi vermek hem çocuğu hazırlayacak hem de olası kaygılarını dile getirmesine alan açacaktır.
- Çocuklarda ve genç/ergen yaş grubunda öfke, depresyon, içe kapanma gibi belirtiler gözlenebilir. Bu gibi durumlarda olabildiğince sabırlı ve kapsayıcı yaklaşmalısınız. Akıl verme, çözüm önerme, neşelendirmeye ya da kafasını dağıtmaya çalışma gibi yöntemler kullanmamalısınız. Önceliğiniz çocuğun duygularını anlama ve çocuğa anlaşıldığını hissettirmek olmalıdır. Uzuv kaybı yaş döneminden bağımsız olarak kişi için bir kayıp ve “yas” sürecini beraberinde getirme riski taşır. Her bireyin yasa verdiği tepkiler ve şiddeti farklı olabileceğinden uygun desteğin sağlanması, gerekli durumlarda bireysel görüşmelerin ve psikolojik desteğin sağlanması önemlidir.
Daha detaylı bilgi sahibi olmak için dokümanın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Kaynaklar: webmd, pamhealth, beaconpo, onemsiyoruz.org
İlginizi çekebilir: Depremden sonra çocuklarla iletişimde dikkat edilmesi gerekenler