Önceki aylarda sizlerle paylaşmış olduğum “Çocuklarda endişe ve kaygı: Sakinleşmeye yardımcı 10 farklı nefes tekniği” ve “Dikkatli ve huzurlu çocuklar yetiştirmek için yararlanabileceğiniz meditasyon yöntemleri” yazılarında bu duygu durumlarında kullanabileceğiniz yardımcı nefes ve meditasyon tekniklerinden bahsetmiştim. Bu ay oldukça popüler ve erken yaşlardan itibaren çalışılmaya başlandığında hızlı etkiler alabileceğiniz, yoga derslerimde de bol bol başvurduğum bir yöntem olan mindfulness çalışmalarını paylaşacağım; Türkçe’ye bilinçli farkındalık olarak çevrilen –en genel anlamıyla kendi duygularını tanıma– farkına varma hali.
Tanıdık duygularla başlayalım o halde.
Bağıran çağıran, ağlama krizlerine giren ve yaşından büyük öfkeleri olan çocuklar… Bu durum size kendi çocuklarınızdan tanıdık geliyor mu? Veya çok şükür bizimkiler değil ama komşumuzun çocukları tam da böyleydi diyor musunuz?
Büyük çoğunlukla bu soruyu evet olarak yanıtlıyorsunuz. Bizim çocukluğumuzun anne babalarımızın çocukluğundan farklı olması gibi, kabul edelim ki onlar da bizden epey farklılar. Çünkü dünya hızla değişiyor ve bu şartlarda, duyguların da aynı hızda değişmesi kadar doğal bir şey yok.
Peki bu -duygu değişikliklerine- özellikle de sakin kalamama durumuna tanık olduğunuzda ne yapıyorsunuz? Daha da önemlisi, bunları yaşamadan önlemenin bir yolu var mı? Elbette ki var. Hem de o yol, öğrendiklerinde tüm hayatları boyunca çeşitli duygularıyla başa çıkmak için kullanabilecekleri harika bir yol. Yani “Bilinçli farkındalık”
İçindekiler
Nereden başlayalım? Nasıl nasıl yapalım?
Öncelikle şunu bilmemiz gerekir ki, çocukların yetişkinlerde olduğu gibi duygularını hemen keşfedip örneğin nefeslerine odaklanmalarını beklemek pek de doğru olmaz. Bu alışkanlığı onlara zamanla kazandırmamız gerekmektedir. Tabii bu zamanı da doğru belirlemek gerekir.
Mutlaka daha uzun süre sakin kalabildikleri anlar vardır. Örneğin sevdikleri bir çizgi filmi izlerken veya resim yaparken. Bu anları değerlendirebilirsiniz. Sakin kaldıkları ve konsantrasyonları yüksek olduğunda çocuklarınızı övün. Bu davranışı tanıdığınızı ve bunun hoşunuza gittiğini söyleyebilirsiniz. Sakin kaldıklarında hareketlerinde veya seslerinde neler olduğunu örneğin şu ifadelerle anlatabilirsiniz:
“Yeni bir renk seçmene yardım etmek için sadece derin bir nefes alman çok güzel. Bunun sana iyi geldiğini ve seni sakinleştirdiğini düşünüyorum.”
“Sorununu bana anlatırken çok net bir şekilde seni duyabiliyorum çünkü normal bir sesle konuşuyorsun. Bu seni daha iyi anlamama yardımcı oluyor.”
Bu örneklerde olduğu gibi;
- Duyusal sözcükler kullanmak onları nasıl ve neden fark ettiğinizi açıklamanıza yardımcı oluyor.
- Çocuğunuzun sergilediği olumlu eylemi adlandırmış oluyorsunuz.
- Bu eylemin onlara nasıl yardımcı olduğunu (neden yapmaya devam etmeleri gerektiğini) söylemiş oluyorsunuz.
Bunları gün içinde farklı cümleler ile tekrarlayabilirsiniz, ek olarak aşağıda paylaşmış olduğum birkaç uygulama çocuğunuzdaki farkındalık bilincini güçlendirmenize yardımcı olacaktır.
Çocuklar için “mindfulness” uygulamaları
Söz konusu çocuklar olduğunda işin içinde oyun olduğunda hem daha eğlenceli olacaktır, hem de öğretmek istedikleriniz de siz de hızlı ilerlemiş olacaksınız. Aşağıdaki 3 çalışmayı bu şekilde zevkle çocuğunuz ve arkadaşlarını dahil ederek deneyebilirsiniz.
Ben eksiğim beni bul çantası
Bir kutu içerisine farklı renk, boyut ve şekillerde nesneler koyun. Örneğin; küçük mandal, ataç, oje, ceviz, 2 farklı renkte kalem, anahtarlık, iki farklı renkte lego, çay kaşığı, yara bandı gibi…Bütün nesneleri çocuklara önce tek tek gösterin ve nesnelerin isimlerini renkleri ile birlikte söyleyin. Sonra gözlerini kapatmalarını isteyin ve kutu içerisinden 1 tane nesne alarak onlara neyin eksik olduğunu sorun. Tüm nesneler bitene kadar oyuna devam edebilirsiniz.
Dinleme oyunu
Çocukları çevrelerinde duydukları tüm sesleri dinlemeye yönlendirin. Önce 30 sn gibi kısa bir süre ile başlayın. Bu sırada sessiz bir şekilde duyabildikleri her sesi dinlemek için konsantre olmalarını isteyin. Süre bitiminde bir zil çalın (veya telefondan kısık sesli bir alarm) ve sırayla onlardan neler duyduklarını anlatmalarını isteyin. Bu sırada da sessiz kalmaları ve birbirlerini daha iyi bir şekilde dinlemelerini sağlamak için, arkadaşları ile duydukları her aynı ses için önlerindeki kağıda bir çizgi çizmelerini isteyin.
Nefes pratiği ile çalışmak
Çocukları mutlu eden oyunlardan bir tanesi de taklit etmektir. O yüzden nefes çalışmalarında onların rol modeli olun ve nasıl yapacaklarını önce kendiniz uygulayarak gösterin. Oturduğunuz yerde derin nefesler alın. Karnınıza odaklanmalarını isteyin. Gözlemledikleri değişimler; nefes hareketiyle gelen iniş çıkışlar derin nefese ihtiyaç duyduklarında daha kolay hatırlamalarını sağlayacaktır. Sonra yogada uyguladığımız çocuk pozunda (kalçalar üzerine oturarak, alın yerde kollar önde veya geride) kalmalarını isteyin. Burada hikayeler anlatıp daha uzun süre kalmalarını sağlayabilirsiniz. Örneğin; ormanda duran sihirli kayalar olduklarını hayal ettirebilirsiniz. Bu pozdayken derin nefesler almalarını söyleyin. Elinizle hafifçe sırtlarına dokunduğunuzda – bu dokunuş sihirli kelebeklere ait olsun- daha derin nefesler almalarını isteyin.
Bir sonraki yazıda buluşuncaya kadar çalışmalar size emanet. Bol bol pratik yapın, deneyin ve faydalarının keyfini çıkarın.
Çocuk yogası derslerini deneyimlemek ve dersler konusunda detaylı bilgi edinmek için @minikyogees hesaplarını takip edebilir, www.minikyogees.com sitesini ziyaret edebilir ve her türlü sorunuz için bana bu kanallardan ulaşabilirsiniz.