Günümüzde iyi yaşam artık sadece doğru beslenme veya spor yapma olarak algılanmıyor; aksine iyi yaşam konseptinin yolu bedensel ve ruhsal açıdan sağlıklı olmaktan, öz farkındalık kazanmaktan ve yaşamınız adına sorumluluk almaktan geçiyor. Ancak tüm bunları da doğru kaynaklardan öğrenmek gerekiyor. Tüm bu bilgiler ışığında, ‘iyi yaşam’dan sağlıklı beslenmeye, Ramazan ayı yeme alışkanlığından hayatınıza uygulamanız gereken tavsiyelere kadar birçok önemli konuyu, 2006 yılından beri ‘iyi yaşam’ı tescilli markası haline getirmiş olan, konunun uzmanı Diyetisyen Dilarak Koçak’a sorduk:
İçindekiler
- 1 Merhaba, öncelikle sizi biraz yakından tanıyabilir miyiz?
- 2 Sosyal medyayı seviyor musunuz?
- 3 Bir Diyetisyen ve Beslenme Uzmanı olarak ‘Sağlıklı Yaşam’ sizce nedir?
- 4 Son zamanlarda toplumda sağlıklı yaşam konseptine bir yöneliş görülüyor. Siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
- 5 Sağlıklı Yaşam için nelere dikkat etmeliyiz?
- 6 Türk toplumu, gözlemlediğiniz kadarıyla beslenme konusunda en çok hatayı hangi noktalarda yapıyor?
- 7 Yaklaşan Ramazan ayı için beslenme konusunda ne söylemek istersiniz? Nelere dikkat etmeliyiz?
- 8 Sağlıklı Yaşam konseptinde yer alan en önemli etkinliklerdeb biri olan Global Wellness Day’de “Türkiye İyi Yaşam Elçisi” oldunuz. Sizin workshop’ınızda ne olacak?
- 9 Global Wellness Day’de yer almanıza etki eden faktörler nelerdir?
- 10 Uplifers okuyucularına bugün hemen hayatlarına uygulayabilecekleri bir tavsiye vermek ister misiniz?
Merhaba, öncelikle sizi biraz yakından tanıyabilir miyiz?
22 yıl, aslında eğitimi de eklersek 26 yıldır içinde olduğum mesleğim söz konusu olduğunda kendimden kısaca bahsetmekte zorlanıyorum. 1994 yılında Hacettepe Üni. Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nü, 1996 yılında da aynı üniversitede yüksek lisans eğitimimi tamamlayarak Uzman Diyetisyen ünvanını aldım. İstanbul Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi’nde yönetici geliştirme, etkili konuşma gibi birçok eğitim programına katıldım. Geçen sene de Bilgi Üniversitesi’nde Halkla İlişkiler Sertifika programını tamamladım.
Mesleğimin başlarında çeşitli hastanelerde klinik alanda ve yönetici olarak görev aldıktan sonra 1999 -2004 yıllarında Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi’nde Beslenme ve Diyet Bölümü Şefi olarak ve sonrasında da tecrübelerimi güçlendirmek için Amerika Birleşik Devletleri’nde çalıştım.
Bu gün oldukça kalabalık bir ekip ile çalışmalarımı sürdürdüğüm Mezura Klinik’i 2004 yılında kurdum. Çalışmalarımızın arasında Türkiye’de yeni bir sektör olarak açtığımız şirket çalışanlarının beslenmelerine yönelik kurumsal çalışmalarımız (corporate wellness) ile bireylere yönelik danışmanlığı sayabilirim.
Amerikan Diyetisyenler Derneği ‘Kilo Kontrol ve Yönetimi Sertifikası’na sahip olmama rağmen, zamanımın en büyük bölümünü wellness çalışmaları alıyor. Örneğin “İyi Yaşam Günlüğü” kitabım 2006 yılından beri her yıl yenileniyor. Bu konudaki diğer kitabım da 2007 yılında yazdığım “Dilara Koçak ile İyi Yaşam”.
Diğer kitaplarım geçtiğimiz sene yenilenip, yeni baskısıyla çıkan “Afiyetle Diyet” ve onun yol arkadaşı “Afiyetle Diyet Tarifleri”. Kitaplarımın dışında Milliyet Gazetesi’nin sağlık köşesinde, Hello, Women‘s Health ve CEO Life dergilerinde düzenli olarak yazarak da okuyucularımla buluşuyorum.
Sosyal medyayı seviyor musunuz?
Hem de çok, aslında 3 yıl öncesine kadar kendime ait Facebook hesabım bile yokken şimdi 100 binlerce insana ulaşıyoruz. Bu konuda Türkiye’nin ilk ve tek diyetisyen uygulamasını geçtiğimiz aylarda duyurduk ve App Store “ sağlık/fitness” kategorisinde en popüler uygulama seçildik. Ücretsiz Dilara Koçak applikasyonu, Youtube, Instagram, Twitter ve Facebook hesaplarımız ile Snapchat’i de unutmayalım; doğru bilgiyi anlatıyor olmaktan çok mutluyum. Çünkü bu konuda uzman olmayanların söylemi ile oluşan bilgi kirliliği beni çok endişelendiriyor.
Bir Diyetisyen ve Beslenme Uzmanı olarak ‘Sağlıklı Yaşam’ sizce nedir?
Ben aslında 2006 yılından beri tescilli markam olan “iyi yaşam” kavramını ve bütünsel iyiliği daha doğru buluyorum. Dünya sağlık örgütü tanımlamasına göre “sağlık”, bedenen ruhen ve zihnen tam bir iyilik hali. Bu boyutları ile baktığımızda sağlık için; kişinin yaşamının tüm alanlarında sorumluluğunu alarak ve farkındalık kazanarak, fiziksel, manevi ve duygusal olarak olabileceğinin en iyisi olmak için devamlı kendini geliştirmesi diyebiliriz. Tabi bunu ancak doğru kaynaklardan aldığımız bilgileri uygulamakla başarabiliriz.
Son zamanlarda toplumda sağlıklı yaşam konseptine bir yöneliş görülüyor. Siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Evet, sağlıklı yaşam konseptine yönelenlerin sayısı oldukça yükseldi. Bu çok sevindirici. İyi yaşamın herkes tarafından bilinmesi beni de mutlu ediyor, fakat dediğim gibi bir o kadarda endişelendiriyor. Son zamanlarda uzman olup bu konuda konuşanlar kadar, bilgisi olmadığı halde bu konuda konuşanların sayısını artıyor. Ne yazık ki, bu bilgi kirliliği en çok halkın zarar görmesine sebep oluyor. Burada da en büyük görev yine halka düşüyor. Alanında uzman olmayan kişilerin söylemlerine kulak asmamak ve bilinçli olmak çok önemli.
Sağlıklı Yaşam için nelere dikkat etmeliyiz?
Her türlü davranış, yaşam tarzı değişikliğinde olduğu gibi, sağlıklı yaşamda da en önemli iki şeyden birincisi doğru kaynaktan bilgi almak. Ancak bilgi çok önemli olsa da, sonuç almamızı sağlayan, bizi başarılı yapan tek başına bilgi değildir. O bilgileri uygulamaktır. Her birey öz farkındalık kazanmalı ve kendini daha önce de bahsettiğim fiziksel, manevi ve duygusal boyutlardan oluşan 3 boyutta geliştirmeli.
Türk toplumu, gözlemlediğiniz kadarıyla beslenme konusunda en çok hatayı hangi noktalarda yapıyor?
Mutfağımız o kadar zengin ki, ülkemizde beslenme konusunda hata yapmak çok anlaşılabilir bir durum. Ancak geleneksel beslenme tarzımız; kızartmalarıyla, kebaplarıyla, börekleriyle, mantılarıyla kalorisi oldukça yüksek lezzetler sunuyor. Buna rağmen benim önerdiğim beslenmede yasak yok, denge var. “Can boğazdan gelir” ya da ‘’Battı balık yan gider’’ anlayışı zarar veriyor. Dengelemeyi ve daha bilinçli beslenme yöntemlerini uygulamayı göz ardı etmemek gerek.
Yaklaşan Ramazan ayı için beslenme konusunda ne söylemek istersiniz? Nelere dikkat etmeliyiz?
Ramazan ayını daha sağlıklı ve mutlu geçirmenin yolları aslında iftar ve sahurdan geçiyor. Özellikle yaz aylarına denk gelen oruçlarda yaklaşık 16-17 saat açlıkla karşı karşıya kalıyoruz. Bu sebeple gün içinde alamadığımız besin öğesi ihtiyaçlarının iftar ve sahur arasında karşılanması çok önemli. Gece yemek yiyerek oruç tutmak ve sahura kalkmamak doğru bir beslenme tarzı olmaz. Çünkü sahur da en az iftar kadar önemli ve gün içindeki kan şekeri dengesini, konsantrasyonu ve dayanıklılığı artırıyor. Tabi ki doğru besinleri seçmek de çok önemli. Kan şekerini hızlı yükseltmeyecek ve uzun süre tokluk hissi sağlayacak lifli, kompleks, karbonhidrat ve proteinden zengin besinleri seçmek gerekir. Haşlanmış yumurta, az tuzlu peynir, tam buğday ekmeği, yoğurt ve meyve iyi seçimler arasındadır.
Sıcak yaz günlerinde denk gelen Ramazanlar zamanlarında dikkat edilmesi gereken en önemli şeylerden birisi de sıvı ihtiyacıdır. Günlük sıvı ihtiyacı, iftarla sahur arasındaki sürede mutlaka karşılanmalıdır.
Sağlıklı Yaşam konseptinde yer alan en önemli etkinliklerdeb biri olan Global Wellness Day’de “Türkiye İyi Yaşam Elçisi” oldunuz. Sizin workshop’ınızda ne olacak?
Yıllardır bu konuya gönül verdiğim için ‘İyi Yaşam Elçisi’ olmak beni çok mutlu ediyor. Dünyaya bunu kabul ettirme başarısı gösteren sevgili dostum Belgin Aksoy’un ricasıyla işbirliği yaptık ve ben de bu konuda bilgi ve deneyimlerimi paylaşmaktan mutluyum. 11 Haziran Cumartesi, KüçükÇiftlik Park’ta Prof Dr. Murat Aksoy ile 12:30-13:15 arası aynı sahneyi paylaşacağım ve “İyi yaşam için değişim zamanı.” diyeceğiz. Sonra da imza saatimde kitaplarımı hediye edeceğim.
Global Wellness Day’de yer almanıza etki eden faktörler nelerdir?
İyi yaşam benim 2006 yılından beri tescilli markam. Kitaplarım, televizyon programlarım, gazete köşelerim hep ‘iyi yaşam’ adı altında. Ben hayatın her evresinde pozitif olmayı ve iyi yaşamı çok önemsiyorum. Yaşadığımız anın değerini bilmeli, ama yine de bir sonraki adımı da düşünerek hareket etmeli. Küçük ayrıntılarda boğulmak yerine resmin tümüne odaklanmak hayatı daha mutlu yaşamamızı sağlıyor. Global Wellness Day de ‘iyi yaşam’ı daha çok kişiye ulaştırmak için harika bir organizasyon.
Uplifers okuyucularına bugün hemen hayatlarına uygulayabilecekleri bir tavsiye vermek ister misiniz?
Sağlıklı yaşam için diyet yapıyorlarsa mutlaka bir egzersiz programı ile destek versinler, diyetin kankası egzersiz programıdır. Ancak her ikisi de gerçekçi olmalı, yaşam tarzlarına uymalı. Önemli olan motivasyonlarını devam ettirmeye dikkat etmeleri. Davranış değişikliği sadece motivasyon devam ettiği sürece gerçekleşebilir.