Dünyada milyonlarca insan kronik yorgunluk sendromundan şikayetçi. Hastalar defalarca muayene edilmelerine rağmen, doktorlar tarafından önerilen yöntemlerin büyük çoğunluğu hastaların bitmek bilmeyen semptomlarını dindirmiyor. Hastalık, kişilerin iş gücünü, özel yaşamlarını ve hayatlarının neredeyse her alanını etkiliyor. Hastalığın en tuhaf yanı, hala gizemini koruyor olması.
Uplifers olarak kronik yorgunluk sendromunun hala anlaşılamamış olmasının ve gizemini korumasının nedenlerini bir araya getirdik:
İçindekiler
1. Kronik yorgunluk sendromu aşırı tanıya maruz kalıyor
Bazen doktorlar, hastalarının sorununu tam olarak belirleyemediklerinde kronik yorgunluk sendromu tanısı koyabiliyor. Oysa gerçekte bu kişiler, yanlışlıkla kronik yorgunluk hastalarından oluşan havuza eklenmiş olabiliyor. Bu da kronik yorgunluk sendromundan şikayetçi kişilere has semptomların ve hastalığın nedenlerinin ayrıştırılmasını zorlaştırıyor. Bu durum hastalıkla ilgili yapılan araştırmaları da olumsuz etkiliyor.
İlgili yazı: Kronik yorgunluk için tüketilmesi gereken besinler
Örneğin yorgunluk belirtisi gösteren ama aslında ruhsal bir hastalığı olan kişiye, kronik yorgunluk sendromu teşhisi konuyor. Bu durum, hem söz konusu kişilerin doğru tedaviden mahrum kalmasına neden oluyor hem de aslında kronik yorgunluk sendromu hastalığının semptomlarının yanlış değerlendirilmesine yol açıyor.
2. Kronik yorgunluk sendromu tanısı konulamıyor
Kronik yorgunluk sendromu sadece aşırı tanıya maruz kalan bir hastalık değil, bazen de tanı konulamayan bir hastalık. Örneğin bir danışman hekim hastasının yorgunluk şikayetlerine çözüm bulabilmek için onu birden fazla uzmana yönlendiriyor. Yani hastanın bazı şikayetleri nörolog, bazı şikayetleri romatolog, bazı şikayetleri endokrinolog, bazıları ise kardiyolog tarafından tedavi ediliyor. Fakat bu semptomlar hiçbir zaman bir arada düşünülmediğinde, kronik yorgunluk sendromu tanısı da konmamış oluyor.
İlgili yazı: Kronik yorgunluğunuzun sebebi psikolojik değil gut hastalığı olabilir
3. Maddi imkansızlıklar nedeniyle kronik yorgunluk sendromu araştırmaları yapılamıyor
Kronik yorgunluk sendromu birçok hastalığın kesişim noktasında bulunduğu ve tek başına bir gizem oluşturmadığı için bu hastalığın araştırılması için yeterli finansal kaynak bulunamıyor.
4. Kronik yorgunluk sendromunun adı, hastalığın verdiği rahatsızlık hissini anlatmıyor
Kronik yorgunluk sendromu hastalarının yaşadığı yorgunluk hissi, sağlıklı bir kişinin uykusuz ve yorgun geçen bir günün ardından yaşadığı yorgunluğa hiç benzemiyor. Bu hastalıktan şikayetçi olan kişiler, “yorgunluk” kelimesinin yaşadıkları hissi hiçbir şekilde karşılayamadığını, bunun Alzheimer hastaları için “kronik unutkanlık sendromu” demek gibi bir şey olduğunu savunuyorlar. Kronik yorgunluk sendromu hastaları, hissettikleri şeyi “Kemikleri ezilirmişçesine bir acı ve ağrı” şeklinde tanımlıyor. Ancak bu hastalığı tanımlarken “yorgunluk” kelimesinin kullanılması bile hastalığın ciddiye alınmamasına neden olabiliyor.
İlgili yazı: Kronik yorgunluğunuzun sebebi demir fazlalığı olabilir
Hastalığın ismi, aşırı tanı sorununun da başlıca sebebini oluşturuyor. Standart kan testlerinde hiçbir sorun görünmeyen ancak yine de ağrılarından şikayet eden bir hastaya kronik yorgunluk sendromu teşhisi konuyor ve aslında yeterli araştırma yapılmadan yanlış bir tanı konmuş oluyor.
Kaynak:
Psychology Today