“Üzümsü meyveler” denildiği zaman, üzüm (Vitis), çilek (Fragaria), ahududu ve böğürtlen (Rubus), frenk üzümü ve bektaşi üzümü (Ribes), mavi-yemiş (Vaccinium), kuşburnu (Rosa), dut (Morus), mürver yemişi (Sambucus), yabani iğde (Hippophae), çakal eriği (Prunus) gibi cinsler ve bunlara bağlı türler akla gelir. Kivi de (Actinidia) birçok özelliği bakımından üzüme benzediğinden üzümsü meyveler içerisinde değerlendirilir.
Üzümsü meyvelerde bazı pigmentler, fenoller, flavonlar, flavonoidler, vitaminler ve lifler diğer meyve türlerinden daha yüksek konsantrasyonda bulunur. Üzümsü meyvelerde çok yoğun bir şekilde bulunan fenollerden ellagic asit (antikanserojen), flavon ve flavonoidlerden (antioksidan) antosiyanin, quercetin, kaempheol, myricetin en önemli nütrosötikal veya fonksiyonel gıda değerine sahip bitkisel kimyasallardır.
Üzümsü meyvelerin antioksidan düzeyleri Oksijen Radikalleri Absorbans Kapasitesi (ORAK) ile ölçülerek belirlenmektedir. ORAK, gıdalarda ve diğer kimyasal maddelerdeki antioksidan gücün ortaya çıkarılmasını test eden bir tür analizdir. Tabloda üzümsü meyvelerin ORAK değerleri, yani antioksidan kapasiteleri belirtiliyor.
Üzümsü meyveler, sağlıklı yaşam için tüketilmesi gereken önemli gıdalar arasında yer almaktadır. Siz de sofralarınızda daha sık yer vermeyi ihmal etmeyin!
İlginizi çekebilir: Kadim bir şifa kaynağı: Balın faydalarını biliyor musunuz?