Human Papilloma Virus (HPV) en yaygın cinsel enfeksiyon virüsü olup, kadınların %80’i yaşamları boyunca HPV ile enfekte olmaktadır. Ancak, bu enfeksiyonların %90’ı kendiliğinden düzelmekte ve tedaviye gereksinim duyulmamaktadır. Buna rağmen, dünyada yılda HPV’ye bağlı 570.000’i kadınlarda olmak üzere, toplam 630.000 kanser vakası görülmektedir.
HPV, başta rahim ağzı kanseri olmak üzere, vajina, dış genital organlar, anüs, penis ve ağız-yutak kanserlerine neden olmaktadır. Rutin Smear testleri sonrası rahim ağzı kanserlerinde ciddi ölçüde azalma olmasına karşılık, baş-boyun kanserleri özellikle erkeklerde gittikçe artmaktadır. ABD’de baş-boyun kanserleri HPV’ye bağlı kanserler içerisinde birinci sırada yer almaktadır.
HPV’nin 140 dolayında tipi bulunmakta ve bunların 40 tanesi genital bölgede enfeksiyona neden olabilmektedir. Bunlardan 12 tanesi (Tip 16, 18, 31, 33, 35, 39, 45, 51, 52, 56, 58 ve 59) rahim ağzı kanseri açısından daha yüksek riskli, 8 tanesi de (Tip 26, 53, 66, 67, 68, 70, 73 ve 82) olası riskli olarak kabul edilmektedir. Tip 16 ve 18 rahim ağzı kanserlerinin %70’inden sorumludur. Tip 6 ve 11 kansere neden olmamakla birlikte, genital siğillerin %90’ından sorumludur ve gırtlakta tekrarlayan siğil benzeri papilomatö bir hastalığa neden olmaktadır.
İçindekiler
HPV aşıları
HPV aşıları virüs benzeri partiküllerden geliştirilmekte, enfeksiyona neden olmadığı için kansere neden olma potansiyeli taşımamaktadır. Bugün için piyasada 3 çeşit aşı bulunmaktadır:
- Cervarix: Rahim ağzı kanserlerinin % 70’inden sorumlu olan Tip 16 ve 18’e karşı bağışıklık sağlamaktadır.
- Gardasil: Türkiye’de kullandığımız bu aşı, Tip 16, 18 ve siğillerin %90’ından sorumlu olan Tip 6 ve 11’e karşı bağışıklık sağlamaktadır.
- Gardasil-9: Türkiye’de henüz bulunmayan bu aşı, Tip 6, 11, 16, 18, 31, 33, 45, 52 ve 58 olmak üzere, toplam 9 virüse karşı bağışıklık sağlamaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü, hangi aşıya ulaşılabiliyorsa onun yapılmasını önermektedir. Cervarix sadece 2 virüs tipine karşı bağışıklık sağlamakla birlikte, aşı sonrası antikor seviyeleri diğer aşılara göre daha yüksek olmaktadır ve Tip 31, 33 ve 45’e karşı da bağışıklık elde edilebilmektedir.
HPV aşısı kimlere yapılmalıdır?
HPV aşısının 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklarına yapılması önerilmekle birlikte, 9 yaşından itibaren yapılabilmektedir. Bu dönemde aşı yapılmamışsa, 13-26 yaş arasında yapılması uygun bulunmaktadır. Aşının erken dönemlerde yapılması durumunda daha yüksek antikor düzeyleri elde edilmekle birlikte, antikor seviyeleriyle koruyuculuk oranları arasında doğrudan bir ilişki bulunmamaktadır. Yapılan çalışmalar, düşük antikor düzeylerinin koruyuculuk açısından yeterli olduğunu göstermektedir.
Aşı, 26 yaşından sonra HPV bulaşma riski yüksek olan kişilere de yapılabilir ve bazı ülkelerde 45 yaşına kadar rutin olarak yapılmaktadır.
Kaç doz aşı yapılmalıdır?
Genel olarak 15 yaşından önce 6 veya 12 ay arayla 2, 15 yaşından sonra 3 aşı yapılması önerilmekle birlikte, yapılan çalışmalarda tek aşıyla bile 2 aşıyla aynı düzeyde koruyuculuk sağlandığı gösterilmiştir. Bu nedenle, Dünya Sağlık Örgütü’ne bağlı olarak çalışan aşı komitesi 11-12 yaşlarında tek aşı, daha sonra yaptıranlarda 2 aşı önermektedir. Büyük olasılıkla yakın bir gelecekte bütün yaş gruplarında tek aşıya geçilebileceği belirtilmektedir. Ben kendi pratiğimde bütün yaş gruplarına 6 ay arayla 2 aşı yapılmasını öneriyorum.
Aşının etkinliği
Aşıda koruyuculuk açısından kanser etik olarak baz alınmadığı için, kanser öncesi değişiklikler olan CIN 2 ve CIN 3 gelişimi hedef sonuç olarak kabul edilmektedir. Yapılan çalışmalarda, aşıların CIN 2 ve üstü değişiklikleri 15-45 yaş grubunda %90-98 oranında azalttığı gösterilmiştir. Ayrıca, dış genital ve anal bölge siğillerinde %90 ve anüs bölgesindeki kanser öncesi değişikliklerde %75-77 oranında azalma olduğu gösterilmiştir. Ağız ve yutak enfeksiyonlarında %93 oranında azalma saptanmıştır. Aşı öncesi HPV enfeksiyonu olanlarda bu koruyuculuk oranı %47 oranına düşmektedir. Bu nedenle, HPV ile enfekte olanlarda da aşı önerilmektedir, ancak aşının sadece hastada bulunmayan ve aşının bağışıklık sağladığı tiplere karşı koruyuculuk sağlayacağı ve aşının sadece koruma amaçlı olduğu, tedavi edici özelliğinin bulunmadığı belirtilmelidir.
Aşı sonrası rahim ağzı kanseri taramaları
Aşı yaptıranlarda şu anda diğer kadınlardan farklı bir durum bulunmamakta ve rutin Smear testi veya HPV ile taramaya devam etmeleri önerilmektedir.
Aşının etkinlik süresi
Yapılan çalışmalarda HPV aşılarının 11 yıla kadar etkin olduğu gösterilmiş olmakla birlikte, büyük olasılıkla yaşam boyu koruyuculuk sağladığı ve ek aşı yapılmasına gerek olmadığı belirtilmektedir. Yaşın ilerlemesiyle antikor düzeyleri azalmakla birlikte, bunun koruyuculuğu azaltmadığı ve antikorun hiç saptanmadığı durumlarda bile koruyuculuğun devam ettiği kabul edilmektedir.
Yan etkiler
Aşılara bağlı en sık yan etkiler ağrı, kızarıklık ve alerjik yan etkilerdir. Pozisyonel tansiyon düşüklüğü ve kalp çarpıntısı, bölgesel ağrılar ve geçici felç vakaları bildirilmiş olmasına karşılık, bunlar oldukça nadirdir ve neden-sonuç ilişkisi gösterilmemiştir.