İki farklı insanın bir araya gelip yeni bir düzen kurmasıdır evlilik. Kimse mutsuz olmak için ya da boşanmak için evlenmez. Herkes evliliğin ömür boyu mutlu bir şekilde sürmesini ister. Fakat bazen bilinçli bazen de bilinçsiz olarak yaptığımız, gözümüze belki küçük görünen şeyler var ki bunlar evliliğe zarar veriyor. Gelin evliliği yıpratan nedenler nelerdir, bir bakalım.
Evliliği neler yıpratır, zarar verir diye sorduğumuzda herkesin ilk cevabı genellikle aynı olur. Saygı eksikliği maalesef pek çok evliliğin bitmesinin altında yatan temel sebeptir. Birbirinizi tanıyıp, hoşlandığınız ya da hoşlanmadığınız şeyleri net olarak ortaya koymanız gerekmektedir. Ayrıca herkesin bir bam teli vardır. Sınırları aşmamaya dikkat etmelisiniz. Eşinizi kendinizce çok sevimli bulduğunuz kelimelerle seviyor olabilirsiniz fakat o bu hitap şekillerinden hoşlanmayabilir, bunu saygısızlık olarak algılayabilir. Bu durumda eşinizin algısını değiştirmek yerine onun arzu ettiği şekilde onunla konuşmak daha yararlı olacaktır.
Elbette her çift kavga eder. Hiçbir şekilde tartışmıyor olmak da sağlıklı bir davranış şekli değildir. Fakat sinirlendiğinizde ve kavga ederken kullandığınız sözcüklere dikkat etmelisiniz. Eşinize en sinirli anınızda bile aşağılayıcı kelimeler kullanmamaya özen göstermelisiniz. Sizin sinirli bir yapınız var ve kavga esnasında ağzınızdan çıkanı kulağınız duymuyorsa bulunduğunuz ortamı değiştirip, tartıştığınız konuyu biraz daha sakinleşince konuşmakta fayda var.
Eşinizin fiziksel özellikleriyle dalga geçmek, gelirini küçümseyerek aşağılamak, ‘’Sen adam mısın, sen kadın mısın?’’ tarzı cümleler kurmak, başkalarıyla kıyaslamak aile içi saygısızlığa en güzel örneklerdendir. Bunlardan kaçınmazsanız evliliğinize zarar vermeniz kaçınılmaz olur.
Ayrıca saygıyı sadece eşinize değil eşinizin ailesine de göstermelisiniz. Hiç kimse ailesine saygısızlık yapılmasından hoşlanmaz. Kendi ailenize nasıl davranılmasını istiyorsanız eşinizin ailesine de öyle davranmalısınız. Belki aranızda büyük problemler var, geçinemiyorsunuz. Şunu unutmayın ki kimseyi sevmek zorunda değilsiniz ki sevgi zaten kendiliğinden oluşan bir şey fakat saygı duymak zorundasınız.
Evliliği Neler Yıpratır?
Yalan Söylemek
Yalan sözler duymak kimsenin hoşuna gitmez. Yine de küçük de olsa herkes yalan söyler. Evliliği neler yıpratır, zarar verir diyorsanız bunlardan biri de yalan söylemektir. Hayatı ve en mahrem anlarınızı paylaştığınız eşinize yalan söylemeyin. Küçük, beyaz yalanlar olsa dahi söylememeye çalışın. Çünkü her yalan bir gün mutlaka ortaya çıkar ve bu olduğunda iki kişi arasındaki güven zedelenir. Karşınızdaki kişi bundan sonra her söylediğiniz cümleyi tartacaktır ve içinde mutlaka bir şüphe olacaktır. Şüphe ise bir evliliğe yapacağınız en büyük kötülüktür.
Ekonomik Sıkıntılar
Ekonomik sıkıntılar evliliği oldukça fazla yıpratmaktadır. Kimi zaman evliliğin başında, düğün hazırlıkları sırasında çiftler kredi çekerek oldukça büyük bir yükün altına girerler. Evliliğin ilk zamanlarında daha fazla birbirlerine yoğunlaşması gereken çiftler bu dönemi borçlar yüzünden buhranlı geçirirler. Bu durumlarda evlilik daha ilk başta yıpranmış olur. Bu yüzden evlenirken ve düğün yaparken çiftlerin bütçelerine uygun, daha az borca girerek bir organizasyon düzenlemesi çok önemlidir.
Bazen de normal ekonomik koşullarda süren bir evlilik iş hayatındaki olumsuzluklar, ekonomik krizler, borçlar ve hiç hesapta olmayan harcamalar yüzünden bozulabilir. Aslında bu durum bir travmadır ve çiftler gerekirse profesyonel yardım almalıdır. Ekonomik sıkıntıların doğurduğu stresle çiftler daha çok kavga eder ve zamanla birbirlerine karşı saygılarını kaybederler. Bu süreç de maalesef evliliğin sonunu getirebilir.
Aldatma, Şiddet
Evliliklerin olmazsa olmaz şartlarının başında sadakat gelmektedir. Sadakat olmadan bir evliliğin düzgün bir şekilde yürümesi mümkün değildir. Hiç kimse sevdiği, emek verdiği bir başka kadın ya da erkek ile paylaşmak istemez. Aldatmak bir insana yapabileceğiniz en büyük ihanettir. Evliliğe kesinlikle zarar verir ve bitirir.
Evliliği neler yıpratır, zarar verir sorusunun cevaplarından biri de hem psikolojik hem fiziksel şiddettir.
Psikolojik şiddet evliliklerde genellikle karşısındaki insanı aşağılayarak yapılıyor. Fiziksel özelliklere atıfta bulunarak küçümsemek, yaptığı işi beğenmemek, sürekli eleştirerek karşıdaki kişinin benlik saygısı yok ediliyor. Bunun bir üst seviyesi ise, eleştirilerini ve öfkesini kontrol edemeyen eşin karşı tarafa fiziksel şiddet uygulaması oluyor. Fiziksel şiddet, küçük sayabileceğiniz bir tokat, hafif bir vurma gibi olabilirken çok daha ileri boyutta hayatı tehdit edecek şekillerde de olabiliyor. Şiddet gören taraf ses çıkarmadıkça bu olay büyüyerek devam ediyor. Evlilik bir şekilde sürüyor fakat evlilik kavramının içi boşalmış oluyor.
Bu yüzden eğer öfkenizi kontrol edemiyorsanız mutlaka bir uzmandan yardım isteyin. Unutmayın, psikolojik ya da fiziksel şiddette bir kere diye bir şey olmaz, bir daha bu olay hiç yaşanmayacak olsa bile eşinizde yarattığınız taravma bir ömür boyu sürecektir.
Kalabalık Aile Ortamı
Özellikle ülkemizde bazı aileler geniş aile kavramı çerçevesinde yaşamaktadır. Eşin ailesiyle aynı evi paylaşmak biraz sıkıntılı bir durumdur. Kendi düzeninizi kurmazsınız da zaten kurulu olan bir düzene gidersiniz. Herkes evliliğinde kendi kararlarını vermek, özgürce yaşamak ister fakat kalabalık aile ortamında kendi kurallarınızdan çok başkalarının kurallarına da uymak zorunda kalırsınız. Ev ortamında dahi kıyafetlerinize dikkat edersiniz ki bu tarz olaylar oldukça kısıtlayıcıdır. Bu yüzden mümkünse herkesin kendi evliliğine özel ayrı evi olması daha makul olacaktır. Mümkün değilse bile özel alanlarınıza mümkün olduğunca müdahale ettirmemelisiniz. Bir evliliğin içinde birden fazla karar verme mercisi olması evliliği çok fazla yıpratır ve zarar verir.
Cinsellik
Cinsellik bir evlilik için olmazsa olmaz diyebileceğimiz olgulardan biridir. Cinsellik olmadan bir evlilik yürümez mi derseniz bazı durumlara bağlı olarak yürüyebilir fakat genelde pek mümkün olmaz. Cinsellik insanların en doğal ihtiyaçlarından biridir. Evliliğin ilk başlarında mükemmel giden bir cinsellik hayatı da zamanla sekteye uğrayabilir. Ekonomik sıkıntıların vermiş olduğu stres, yaşam koşulları, çocukların sorumlulukları cinsel hayatı olumsuz etkileyebilir. Eşlerde cinsel olarak birbirlerinden uzaklaşma ve beğenilmeme duygusu baş gösterir. Cinsel olarak uzaklaşmak duygusal uzaklaşmayı da beraberinde getirir. Evliliği neler yıpratır, zarar verir sorusunun en güçlü cevaplarından biri de cinsellikle ilgili sorunlardır.
